25.07.2016

TANITIM VE TARİHÇE


TARİHÇE

    Osmanlı Döneminde, “derbent” kelimesi teşkilat anlamında kullanılmıştır. Bu anlamda, dağlar üzerindeki geçitlerde ve boğazlarda kullanılan karakollara “derbent” denilmiştir.

    Derbent, Selçuklular döneminde “Eşrefoğulları Beyliği” sınırları içinde kalmıştır. Eşrefoğulları Beylik sınırları; Beyşehir ve Seydişehir'den sonra, Ilgın, Bolvadin ve Akşehir sınırlarını içine alır. Bozkır, Şarkîkaraağaç, Yalvaç, Gelendost, Kıreli, Doğanhisar ve hatta Çal gibi şehirler de zaman zaman beylik sınırlarına dâhil olmuştur.

    Süleyman Şah'ın Timurtaş tarafından öldürülmesi üzerine Eşrefoğulları Beyliği de yıkılmıştır.

    Derbent daha sonra, Osmanlı ve Karamanoğulları Devletleri arasında sık sık el değiştirmiştir. Karamanoğulları Beyliğinin sona ermesiyle birlikte Derbent kesin olarak Osmanlı Devleti'ne dahil olmuştur.

    16. yüzyıl Anadolu sancakları incelendiğinde, Derbent bu dönemde, Beyşehir sancağına bağlıdır. Beyşehir sancağına bağlı 11 nahiye vardı. 16. yüzyılda Derbent bu 11 nahiyeden olan “GÖÇÜ NAHİYESİ” ne bağlı bir köydür.

    18. yüzyıla ait Osmanlı belgelerine göre, Derbent'in eski adı Tatlarhisarı'dır. Tatalrhisarı, Beyşehir sancağından sonra, 1729 yılına kadar, Akşehir Sancağı'nın Ilgın Kazası'na bağlı kalmıştır.

    1722 yılında verilen kayda Tatlarhisarı Köyü, “derbent” hizmetine tayin edilmiştir. Bu belgede şu ifade yer almaktadır: “Ilgın Kazasına dahil bulunan, Tatlarhisarı (Çiğil) Derbent'i ahalisi, Derbent hizmetine dahil edildi. Avarızhanelerini tediye etmek ve derbentçilik yapmakla mükellef kılındı.”

    Adı geçen belgede, Tatlarhisarı'nın kontrol sahası Çorukşık, Suvar, Tekne Çukuru, Selayun, Gürün, Corden, Tekeceli, Aktubeylim, Kabaoyuğu, Tilkörü isimli yerler içinde kalan topraklar idi.

    Konya Salnamelerinde 1880'den sonra Derbent'i kayıtlı görüyoruz. Daha önceki Konya Salnamelerine rastlanamadı. Bu tarihte Derbent'te bir medrese bulunduğu, medresenin 40 öğrencisi olduğu yazılıdır.

    18. asırda imparatorluk sınırları içindeki Derbent teşkilatları bozulmaya başlamıştır. Bu bozulma Konya Tatlarhisarı Derbent'i için de geçerlidir. Bozulma sonucunda, Tanzimat Devrinde yeni kurulan Zaptiye İdaresine bağlanan Derbent, bundan sonra da sadece “Derbent” ismiyle anılmaya başlanmış, kayıtlara da “Derbent” geçmiştir.

    Kuruluşu 1722 yılına dayanan Derbent Konya’nın Kuzey batısında küçük bir ilçedir.

    Derbent Farsça kökenli bir kelime olup, Der: Geçit, Bent: Tutmak gibi iki kısımdan ibarettir.

    Osmanlılar döneminde dağlar üzerinde, geçit yerlerinde ve boğazlarda karakol niteliğinde kurulmuş yerlere Derbent ve bu karakollarda görev yapan askerlere Derbentçi ismi verilmiştir.
    Derbent’in bulunduğu yer, konum itibarıyla Osmanlılar döneminde korunması gereken bir geçit yeri olduğu için sürekli olarak Derbentçiler tarafından korunmuş ve Derbentçiler burada konuşlandırılmış olup, ismini de buradan almış ve bu güne kadar taşımış “Derbent” olarak devam etmiştir.

Cumhuriyetin ilanından 1930 yılına kadar köy olan Derbent, bu tarihten itibaren Belediyelik olmuş, 09.05.1990 tarihinde T.B.M.M.’inde kabul edilip 20.05.1990 tarih ve 20523 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 3644 sayılı kanunla İlçe yapılmıştır.

Derbent İlçesi kuruluş çalışmalarını tamamlayarak 09.08.1991 tarihinde fiilen hizmete başlamıştır.