بسم الله الرحمان الرحيم
قُلْ يَا عِبَادِيَ الَّذ۪ينَ اَسْرَفُوا عَلٰٓى اَنْفُسِهِمْ لَا تَقْنَطُوا مِنْ رَحْمَةِ اللّٰهِۜ اِنَّ اللّٰهَ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ جَم۪يعاًۜ اِنَّهُ هُوَ الْغَفُورُ الرَّح۪يمُ
قال رسول الله صلي الله عليه وسلم
اللهم اعوذ برضاك مِنْ سَخَطِكَ وبِمُعافاتِكَ مِن عُقوبتك واعوذ بِك مِنْكَ ﻻ اُحصيِ ثَناءً عليك انتَ كما أثْنَيْتَ على نَفْسِك
“Allah’ım! Gazabından rızana, cezandan affına, Sen’den yine Sana sığınıyorum. Sana övgüleri saymakla bitiremem. Sen kendini nasıl övdüysen öylesin.” (Müslim, Salat 222)
Muhterem Müslümanlar! Cenab-ı Hakkın lütfu ile af ve mağfiretimize vesile olan mübarek berat gecesini hep birlikte idrak edeceğiz.
. اَللّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فيِ رَجَبٍ وَ شَعْبَانَ وَ بَلِّغْنَا رَمَضَان
“Allahım! Recep’i ve Şaban’ı bize mübarek kıl, bizi Ramazan’a ulaştır.” diye dua ile başladığımız üç aylar bizi hem ruhen hem bedenen Ramazana hazırlamaktadır.
Bu ayların başı olan Receb ayı, Regaib ve Mirac geceleriyle bereketlenir. Şaban ayındaki berat gecesiyle af ve mağfiret kapıları açılır. Allah’ın Resûlü “Şaban ayının on beşinci gününü oruçlu geçirin, gecesinde ise ibadete kalkın. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ en yakın semaya tecelli ederek fecir doğuncaya kadar; “Bağışlanma dileyen yok mu onu bağışlayayım. Rızk isteyen yok mu, ona rızk vereyim. Musibete uğrayan yok mu, ona afiyet vereyim…” buyurur.
Muhterem Kardeşlerim!
Ömür bizim en kıymetli sermayemizdir. Her saatimiz hazine, her dakikamız servet değerindedir. Berat gecesi de hayat yolculuğumuzun en bereketli duraklarından biridir. Bu gece, bize varlığımızı yeniden gözden geçirme, muhasebe ve tefekkür imkanı kazandırır. Bu gece nedamet ve umut zamanıdır.
“De ki: ‘Ey kendi aleyhlerine günahta haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah dilerse bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” (Zümer 53)
Bu gece ellerin duaya, gönüllerin semaya açıldığı, kırılan kalpleri onarma, dargınlık duvarlarını yıkmak, heva ve hevesimizin, bencilliğimizin etkisinden, nefsimize esir olmaktan kurtulma gecesidir. Nefis ve şeytanın hile ve tuzaklarına karşı teyakkuzda olma bilinci ve diriliğidir. Bu gece vesilesiyle bir kez daha hatırlatmak isterim ki, “İnsanlık için gönderilmiş hayırlı bir ümmet” olma özelliğimiz sebebiyle hepimize ayrı ayrı sorumluluklar düşmektedir. Geliniz bu bereketli zaman diliminde unuttuğumuz ve terk ettiğimiz sorumlulukları yeniden hatırlayalım.
Dünyayı ahirete tercih eder hale gelmiş isek sevgimizi, muhabbetimizi en yakınlarımızdan dahi esirgiyor hale gelmiş isek, yetim ve öksüzleri, mazlum kardeşlerimizi yalnız bırakmışsak Allah(cc) ‘a yönelelim ve tevbe edelim. İhmal ettiğimiz ibadetlerimizi gözden geçirelim, Allah’ın verdiği nimetleri israf etmekten vazgeçelim, gönül dünyamızı istiğfar, dua ve tefekkür ile bereketlendirelim. Günahın, haramın her türlüsünden uzak duralım. Hakkın, adaletin, iyiliğin egemen olduğu bir dünya için çok gayret edelim. Allah’ın rahmetini celb edecek salih işler yapalım, ameller işleyelim. Allah’ın rahmetinin tecelli ettiği bu günleri en güzel şekilde değerlendirelim. Taatimiz, teslimiyetimiz, sabrımız, namazımız, salih amellerimiz, infakımız, sadakamız, istiğfarımız tevbelerimizle Allah(cc) dan yardım isteyelim.
Hayatımızın her anında, her nefes alışverişimizde Allah’ın rızasını gözetelim. Hayatımızı Kur’an ve Sünnet ölçüsüne göre şekillendirelim. Unutmayalım ki, kulluk, ibadet ve rıza-ı bari şuurundan uzak her anımız bize zarar ve ziyan olarak dönecektir.
Öyleyse gafletle geçen yıllarımızın affı ve günahlarla kirlenen kalplerimizin arınması için bu geceyi büyük bir tefekkür ve kapsamlı bir muhasebeye vesile kılalım.
Berat; Kırılan kalpleri onarma, dargınlıkları giderme, ön yargılarımızın duvarlarını yıkma, kin, nefret ve intikam duygularımızdan vazgeçme ve toptan Allah’ın ipine sımsıkı sarılma zamanıdır.
Bilerek ya da bilmeyerek yaptığımız bütün hatalardan ve işlediğimiz günahlardan samimi pişmanlıklarla tövbe ederek bir daha aynı yanlışlara yaklaşmama azmi ve bilinciyle af dileyelim.
Mübarek gecelerde büyük bir coşku ile ibadet, dua ve niyazlarımızla dolup taşan camilerimiz şimdi mahzun. Bizler bu süreçte evlerimizi mescitlere dönüştürelim, müminin miracı olan namazlarımızı daha bir huşu içerisinde kılalım. Geçmişte kılamadığımız namazlarımızı kaza edelim ve nafile namaz kılalım. Gönüllere şifa ve rahmet olarak indirilen Kur’an-ı Kerim’i bol bol okuyalım ve onun insanlığı karanlıklardan aydınlığa çıkarıcı ilkelerini anlamaya çalışalım, emirlerini tereddütsüz bir şekilde yerine getireceğimize, yasakladığı, haram kıldığı şeylerden titizlikle uzak duracağımıza yeniden söz verelim. Pazartesi ve Perşembe günleri oruç tutalım. Bedenlerimizle birlikte ruhlarımızı da tertemiz hale getirmeye çalışalım. İnsanlığın bu imtihandan kısa sürede ve başarıyla çıkması için dualarımızla Rabbimize yalvaralım yakaralım.
Bu duygu ve düşüncelerle başta aziz milletimiz olmak üzere, tüm İslam Alemini, Ülkemizin sağlık ve afiyeti için, çalışan sağlık personelimizin, Vatanımızın korunması için askerde, cephede, kıtada görevde olan askerimizin polisimizin, hastanede yatan bütün hastalarımızın Berat Gecesini tebrik ediyorum. Bu mübarek gecenin huzur, bereket, afiyet, adaletin yeryüzünde hakim olduğu bir dünyanın inşasına vesile olmasını Rabbimizden istiyor, Bizleri Ramazan ayına salimen afiyet içinde kavuşturmasını, Ramazan ayına her türlü dert, sıkıntı ve günah yükünden beri olarak girmeyi Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.
Ahmet Poçanoğlu
Konya İl Müftüsü