Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennemden kurtuluş olan mübarek Ramazan ayına yaklaşmış bulunmaktayız. 23 Nisan Perşembe günü evlerimizde kılacağımız ilk teravih namazının ardından 24 Nisan Cuma günü tutacağımız oruç ile Ramazan ayı başlamış olacaktır.
Kur’an ayı, Oruç ayı, Takva ayı, Tevbe ayı, Rahmet ayı mübarek ramazan ayına kavuştuk.
Ramazan ayı bize dosdoğru yolu gösteren, şifa ve rahmet olarak, Hakk’ı batıldan ayırmanın apaçık delilleri olan Kur’an-ı Kerim’in indirildiği aydır.
On bir ayın sultanı olan ramazan ayının hayatımızda özel bir yeri vardır. Kur’an-ı Kerimde adı anılan tek aydır. Rasulullah(sav) Yesrib’e teşrifleriyle orayı nasıl Medine-i Münevvere yapmış ise Kur’an-ı Kerim’in Ramazan ayında inmesi öncesinde aylardan bir ay olan Ramazan’ı “Mübarek ay” haline getirmiştir.
Başkanlığımız, dua, rahmet ve mağfiret iklimi olan Ramazan ayında her yıl bireysel ve sosyal hayatımıza ışık tutan önemli bir temayı kamuoyunun gündemine taşıyarak toplumsal bir duyarlılık ve farkındalık oluşturmayı hedeflemektedir. Bu bağlamda 2020 yılı Ramazan ayı teması "Ramazan ve Sorumluluk Bilinci" olarak belirlenmiştir.
Yüce Allah, insanı eşsiz güzellikte yaratmış; onu "akıl" ve "irade" gibi iki güzel hasletle donatmış ve kâinattaki nice varlığı onun hizmetine sunmuştur. Rabbimiz, "İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı zanneder?" (Kıyâmet Suresi, 36) ayet-i kerimesiyle insanın dünya hayatında başıboş olmadığını, aksine sorumluluk sahibi bir varlık olduğunu bildirmiştir. Göklerin, yerin ve dağların yüklenmekten çekindiği ağır bir emaneti insanoğlu üstlenmiştir. (Ahzâb Suresi, 72)
İnsanın ilk ve en büyük sorumluluğu kendisini yaratan Allah'a karşıdır. Kur'an-ı Kerim'de Yüce Rabbimizin "…Allah'ın ancak tek ilâh olduğunu bilsinler…" (İbrâhîm Suresi, 52) ve "Ben cinleri ve insanları, başka değil, sırf bana kulluk etsinler diye yarattım." (Zariyat Suresi, 56) ayetlerinde ifade edildiği üzere bu sorumluluk, kulun kendisini yaratan Rabbinin varlığını ve birliğini kabul etmesi, O'na ortak koşmadan inanması, emir ve yasaklarına riayet etmesidir. Peygamber Efendimiz (s.a.s), bir hadis-i şerifinde, Allah'ın kulları üzerindeki hakkının, insanların O'na kulluk etmeleri ve hiçbir şeyi O'na ortak koşmamaları; bunu yaptıkları takdirde kulların Allah üzerinde hakkının ise Allah'ın onlara azap etmemesi olduğunu bildirmiştir. (Buhârî, Tevhîd, 1.)
İnsanın Rabbine karşı sorumluluğunun hemen ardından kendisine karşı sorumluluğu gelmektedir. Çünkü ona bahşedilen can, beden, akıl ve irade sorumluluğu ağır bir emanettir. Helal ve nezih gıdayla beslenmek, sağlığını korumak, zararlı alışkanlıklardan kaçınmak insanın öncelikli görevidir. Aynı şekilde insan, manevi ihtiyaçlarının da olduğunu unutmamalı, dünya ve ahiret huzurunun ancak Allah'ı anmakla mümkün olacağı bilinciyle en kıymetli zaman dilimlerinden biri olan Ramazan ayında Rabbine yönelmelidir.
İnsanın sorumluluk halkası ailesine, anne ve babasına, içinde yaşadığı topluma ve yeryüzünü kendileriyle paylaştığı diğer canlılar ve bütün bir kâinat ile tamamlanır.
İnsanın, bitkilere, hayvanlara, canlı ve cansız bütün varlıklara karşı sorumlulukları bulunmaktadır. Allah'ın kâinata koyduğu eşsiz nizamı koruması insanın sorumluluğundadır. İnsanın mahlûkata karşı hissedeceği sorumluluk, Yüce Allah'ın eserine, mülküne ve hikmetine olan saygının gereğidir.
Bir virüsle hayatın büsbütün değiştiği günümüzde yeni sorumluluk alanları ortaya çıkmıştır. Zira küresel boyutta etkili olan COVID-19 salgınından insanın kendisini, ailesini, yakınlarını ve çevresindekileri korumak, onların zarar görmemesi için önlem almak, tedbirlere uymak da aynı şekilde dini sorumluluğun gereğidir.
Müminin sorumluluklarını yeniden hatırlaması bakımından Ramazan-ı şerif eşsiz bir fırsattır. Ramazan, Kur'an ve tefekkür, oruç ve sabır ayıdır. Hatalardan arınma ve günahlara tevbe etme zamanıdır. Ramazan, takva ve şükür vaktidir. Ramazan, aynı zamanda fakirlere, düşkünlere, kimsesizlere, tüm ihtiyaç sahiplerine iyilik elinin uzatıldığı paylaşma ve yardımlaşma ayıdır. Bu haliyle Ramazan, dünyamızı huzura, ahiretimizi cennete çevirecek bir bilinçlenme ayıdır.
Hâsılı Ramazan ayı, Rabbimizin rızasına uygun bir ömrü bize öğreten manevi huzur iklimidir. Ramazan ayı teması olarak "Sorumluluk Bilinci" konusunun bütün yönleriyle ele alınması, yükümlülüklerimizi hatırlamamıza, kulluk şuurumuzun artmasına, kardeşliğimizin ve toplumsal dayanışmamızın güçlendirilmesine katkı sağlayacaktır.
Ramazan hizmetleri kapsamında müftülüklerimiz aşağıdaki hususlara özellikle dikkat edecektir.
- Vatandaşlarımız tarafından mektup, faks, e-posta vb. yollarla yazılı olarak, il ve ilçe müftülükleri ile yurt dışı temsilciliklerine bizzat gelmek suretiyle veya telefonla yöneltilen sorular Diyanet İşleri Başkanlığımızın “Din İşleri Yüksek Kurulu Uygulama Genelgesi" hükümleri çerçevesinde il ve ilçe müftülükleri tarafından cevaplandırılacak ve söz konusu hizmetler eksiksiz bir şekilde yürütülecektir.
- İlgili kuruluşlarla gerekli koordinasyon sağlanarak yerel TV/Radyo kanallarından ve yazılı basından etkin bir şekilde istifade edilecek.
- Vaaz-irşat hizmetlerimiz müftülük sosyal medya hesaplarımız başta olmak üzere yerel TV ve radyolar vasıtasıyla vatandaşlarımızın istifadesine sunulacaktır.
- Başkanlığımızca COVİD-19 ile ilgili alınan tedbirler kapsamında cami ve mescitlerde Cuma namazları, cemaatle teravih namazları ve vakit namazları kılınmayacaktır. Vatandaşlarımız, namazlarını evlerinde aile bireyleriyle birlikte kılmaya teşvik edilecektir. Bu kapsam da 1 Nisan Çarşamba günü başlattığımız “Evim Mescidim Olsun” projesi kapsamında sosyal medya hesaplarımızda, TV ve radyolarda yayınlanan vaazlarımız Ramazan ayı boyunca da devam edecektir. Ayrıca “tarihi Kapu Camii’nde 30 hafız/kurra din görevlilerimiz tarafından okunan mukabele çalışmamız yine sosyal medya hesaplarımızda, yerel tv ve radyolarda yayınlanacaktır.
- Ramazan ayında isteyen vatandaşlarımızın namazlarını münferiden eda edebilmeleri için cami ve mescitler açık tutulacaktır.
- Cami minarelerindeki kandiller Ramazan ayı boyunca iftar vaktinde yakılacak, imsak vaktinde söndürülecektir.
Değerli Kardeşlerim!
Kur’an ayı, rahmet ayı olan Ramazanda birde bildiğiniz gibi vacip olan sadaka-i fıtır yükümlülüğümüz vardır. Bu sene açıklanan fitre miktarı asgari 27 TL’dir.
Salgın hastalık sebebiyle pek çok kardeşimiz bugün iş yerlerinde çalışamamaktadır ya da mevcut işini kaybetmiştir. Bu mübarek ayda kardeşlerimizi gözetelim. Zekat, fitre ve sadakalarımızı onlara ulaştıralım. Daha cömert olalım.
Muhterem Kardeşlerim! Türkiye Diyanet Vakfımız “Kardeşlerini Unutma, Beklenen Sensin”, “Vakit Türkiye İçin İyilik Vakti” temasıyla başlatmış olduğu kampanya desteklerinizi bekleriz. Vakfımız bu zorlu süreçte yardıma muhtaç kardeşlerimize sizlerin zekâtlarını, fitrelerini ve bağışlarını ulaştıracaktır. Yardımda bulunmak isteyen vatandaşlarımız vakfımızın https://tdv.org/tr-TR/ internet adresinden, banka şubelerinden, il ve ilçe müftülüklerimizden ve Hacıveyiszade Camii altında bulunan Türkiye Diyanet Vakfı Konya şubemiz vasıtasıyla bağışta bulunabilirler.