Konya İl Müftülüğü Aile ve Dini Rehberlik Bürosu “Mahremiyet Eğitimi Projesi” kapsamında, eğitim seminerlerine katkıda bulunması amacıyla hazırlanmış olan ve altı kitaptan oluşan Mahremiyet Eğitim seti çıktı.
ADRB'den sorumlu Müftü Yardımcısı Saliha Bilgiç proje ve kitaplar hakkında şunları söyledi: “Bu gün mahremiyetin, yani kişinin özeline saygının çokça ihlal edildiğine şahidiz. Gerek aile büromuza gelen soru ve sorunlar gerekse güncelde toplumumuzda gözlemlediklerimiz mahremiyet ihlalinin hızla artışını doğruluyor. Tabi bunun pek çok sebebi var. Dinimizin bu konuda işaret ettiği bireysel ve toplumsal eğitimi çok önemsiyoruz. Müftülük olarak bu konuda okullara, kurslarımıza, Üniversite yurtlarında öğrencilerimize, ana okullarına, gençlere eğitim seminerlerimizle ulaşmaya çalışıyoruz. Fakat gerek eğiricilerimize, gerekse katılımcılarımıza rehberlik edecek mahremiyeti geniş anlamda irdeleyecek, kitaplara da ihtiyacımız vardı. Çünkü kitapla daha fazla ve daha kalıcı bir eğitimin olacağına inanıyorduk. Yoğun bir gayretle hocalarımızın desteğiyle onu da kazandık elhamdülillah…
“Aşkın Mahremiyetine Dair” ismiyle çıkan set, mahremiyet eğitiminin kişi ve toplumda oluşturulmadığı takdirde, nice anlamlı değerlerin feda edileceğine işaret eder.
Aşk ve mahremiyet; yirmi birinci asrın kavram yozlaşmasından etkilenen güzide anlamlarını kaybetmiş, laçkalaştırılarak basite indirgenmiş, kısacası içi boşaltılmış pek çok kavramdan sadece iki tanesi.
Mahremiyet denilince sınırlardan özellikle korunması mutlak ve zorunlu olan sınırlardan bahsedilir.
Peki, bu sınırlar nelerdir? Sınırları belirleyen etkenler nelerdir?
Aşk ve mahremiyet konusunda zihinlerin irdelemesi gereken asıl değerler nelerdir? Bu ve buna benzer sorulara cevap teşkil edecek konular alanında uzman kişiler tarafından hazırlanan, hacim olarak küçük fakat içerik olarak büyük bu eserle büyük oranda amacına ulaşması ümit edilir.
“Aşkın mahremiyetine dair” adlı eser 6 kitapçıktan oluşmuş set şeklinde bir eserdir. Her kitapçık farklı başlıkla ele alınmış olup aşk ve mahremiyet kavramlarına değişik açılardan yaklaşılmıştır. Ufuk açan kısa ve öz doyurucu açık anlaşılır bilgilerle bir çalışma ortaya konmuştur. Hazırlanan eserdeki ilk kitapçık “İnsana yakışan erdem: iffet” başlığı altında Prof. Dr. Ali Akpınar tarafından yazılmış olup, Müslüman gencin kimliği nasıl olmalı, Müslüman başkalarını taklit edip topluma ayak uyduran değil, uyulan, izlenen, örnek alınan kişidir cümleleriyle açık bir şekilde ifade edilmiştir. Kur’an-da işlenen gençler, hadislerde Peygamber aleyhisselamın gençlik tanımlarına yer verilmiştir. Gencin önemine binaen İslam davasının gençlerle başladığı okuyanın dikkatine sunulmuştur. Günümüz gençliğinin kimlik sorunu ve çözüm önerileri başlığı altında maddelenerek işlenmiştir. İffet kavramı Kur’an ve hadisler çerçevesinde işlenmiş olup ahlaki ölçüler anlaşılır şekilde anlatılmıştır.
Eserin ikinci kitabı “Tesettür” başlığı altında Prof. Dr. Orhan Çeker tarafından kaleme alınmış olup; yazar tesettürün sınırları konusunu işledikten sonra kadının konuşması, makyajı, kaş alması vs. fıkhi konulara değinmiş, kadının mahremleri kimlerdir, kadının yolculuğu gibi konular hakkında soru cevap havasında, cevapları da cümleler arasında vererek pek çok konuyu aydınlatmıştır.
Eserle aynı adı taşıyan üçüncü kitap “Aşkın Mahremiyetine Dair” başlığı altında Prof. Dr. İhsan Karaman tarafından yazılmıştır. Aşk ve mahremiyet konusunu aile içinde ele almış olup, mutlu ailenin ipuçları, aşk kavramının ne olup ne olmadığı, sevgi, eşlerin birbirine olan hak ve sorumlulukları, evliliğin aşkı öldürüp öldürmediği gibi pek çok konuda aydınlatıcı ve doyurucu açıklamalar yapmıştır. Bazı paragraf ve cümlelerin önemini belirtmek için farklı renkte tonlarla dikkat çekmiştir.
Eserin dördüncü kitabı “Bir değer olarak Mahremiyet” başlığı altında Prof. Dr. Saffet Köse tarafından kaleme alınmış olup, yazar mahremiyetin ne olduğu konusunu genişçe işlemiştir. Köse, Beden mahremiyetinden mesken mahremiyetine varıncaya kadar kısa ve öz açıklamalar yapıp modernitenin mahremiyete olan olumsuz etkisinden bahsetmiştir.
“Ailede Mahremiyet Eğitimi” başlığı altında Saliha Bilgiç tarafından kaleme alınan eserin beşinci kitabında bireye verilecek mahremiyet eğitiminin aşama aşama nasıl olması, eğitim nasıl verilmeli gibi sorulara cevap verecek nitelikte işlenmiştir. Çocukluktan itibaren bireye kazandırmamız gereken mahremiyet eğitimini adım adım işlenip her adımda somut örneklerle desteklenmiştir. 20-23 adımlar arasında kişinin namahremine, mahremine, sütkardeşine ve eşine olan mahremiyet konularını biraz da fıkhi yönüne değinerek işlenmiştir.
Eserin altıncı ve son kitabı “ İslam ve Osmanlı’da mesken mahremiyeti” başlığı ile Ayşe Şimşek tarafından kaleme alınmış olup meskenin tanımı yapılarak ayet ve hadisler ışığında evlere girme adabı, kapıyı çalma, kapının açılmasını beklerken kapının neresinde durulması gerektiği gibi sosyal yaşamımızı ilgilendiren fakat unutulan mesken adabına dair pek çok bilgi açık ve doyurucu bir şekilde işlenmiştir.
Kitabın yazılmasında ve okuyucuya ulaşmasında emeği geçen herkese teşekkür eder Ümmet adına çok değerli bir çalışma olduğunu belirtmek isterim. Bu gibi çalışmaların artarak devam etmesi ve Müslümanların öncelikle zihinlerinde, kütüphane ve kitaplıklarında ve hayatlarında olmasını ümit ederiz..